Fovizm (Les Fauves)
Fovizm 20. Yüzyıl’da ortaya çıkmış Modern Sanatın ilk büyük akımlarından biridir. Bir grup Fransız sanatçının 1905’de Paris de açtıkları Salon d’Automne (sonbahar Salonu) sergisi ile ortaya çıkmıştır. Akım en parlak dönemlerini 1905-1907 yılları arasında yaşamıştır ve sadece 3 sergi açmışlardır.
İlk sergilerinde bulunan ünlü eleştirmen Louise Vauxcelle bu gruba kullandıkları çiğ renklerden dolayı dalga geçmek amaçlı Vahşi Hayvanlar anlamına gelen “Les Fouves” olarak hitap etmiştir. Bu tanımı kabul eden sanatçılar akımın adını Fovizm olarak kabul etmişlerdir.
Akımın öncüsü olarak Henri Matisse (1869-1954) kabul edilir. Diğer temsilcileri ise; Andre Derain (1880-1954), Maurice de Vlaminck (1876-1958), Georges Seurat (1882-1963)’dır. Fovizm’in karakteristik özelliği saf, canlı ve parlak renkleri doğrudan tabloya tüpten çıktığı gibi aktarılması ve serbest fırça darbeleri, kesik çizgiler ile detaysız kompozisyonlar içerir.
Perspektife dikkat etmemiş ve gerçekçilikten uzaklaşmışlardır. Fovizm’de görsellik ön plandadır. Vincent Van Gogh, Georges Seurat ve Paul Cezanne’den etkilenmişlerdir. Fovistlerde Post-Empresyonistler gibi Empresyonizm’in nesnelliğini ve titiz fırça darbelerini reddetmiş daha dışa vurumcu, duygularını belli etmek istercesine kullandıkları renklerle biçimlerini bozup, fırça darbelerini tuvale vurarak eserlerini üretirler.
Perspektif, derinlik gibi seçenekleri reddederek tuvalin yatsılığını ön plana çıkardılar. Renkleri betimleyici olarak düzenli bir şekilde değil, güçlü güneş ışığının sıcaklığını, mutluluk gibi hisleri aktarmak için kullanmışlardır. Renk merkezli bir akım olup, renk en önem verdikleri şeylerden biriydi.
Bu akımla beraber renk resmin parçası olmaktan çıkıp, resmin kendisi olmaya başlamıştır. Duygularını parlak renklerle ifade etmeyi, aktarmayı tercih etmişlerdir. Eserlerini savruk ve yöntemleri de baskın görünse de, konuları çoğunlukla geleneksel manzara ve natürmort olmuştur. Ayrıca Noktacılık (Pointillisme) anlayışını da benimsemişlerdir.
Sanatçıların kullandıkları doğal olmayan cırtlak renkler ve boyayı direk tuvale uygulama alışkanlıklarından dolayı akımın ressamları zaman içinde sıkça alay konusu olmuştur. Eleştirmenler tarafından çokça eleştirilmiş ve doğru bir şekilde resim yapamayan kendini ressam sanan yeteneksizler oldukları ileri sürülmüştür.
Diğer yandan akım genç sanatçılar tarafından desteklenmiş ve popülerlik kazanmıştır. Eserlerindeki yenilikçilik ve içtenlik, birçok genç sanatçıda hayranlık uyandırmış ve ilham kaynağı olmuştur.Bu akım sanatçıları arasında düşünce ve yöntem bakımından fazla benzerlikler yoktu. Fovist tarz bazı sanatçılar tarafından yıllar boyunca devam ettirilmiş olsa da.
Fovizm akım olarak sadece üç yıl sürmüştür. Matisse Fovizm için farklı fikirler geliştirmeye devam etmiştir fakat diğer sanatçılar başka fikirler üzerinde çalışmaya başlamışlardır. Kısa ömürlü ve organize bir yapılanmaya sahip olmayan bir akım olmasına rağmen 20.yüzyılda ortaya çıkan önemli akımlardan biri olmuş ve diğer akımlar üzerinde büyük bir etki bırakmıştır.
Henri Matisse
31 Aralık 1869’da doğan ve 3 kasım 1954’de ölen Fransız sanatçı yirminci yüzyılın en önemli ressamlarından biri , Fovizm Sanat Akımının kurucusu ve aynı zamanda Picasso, Kandinskiy, Cezane ile birlikte Modern Sanatın en önemli temsilcilerinden biridir.
Hukuk eğitimi almasına rağmen geçirdiği apandisit ameliyatından sonra, çoğunlukla vaktini istirahat ile geçirdiği zamanlarda, daha önceden de ilgilendiği resim ile uğraşacak daha çok zaman bulmuştur. Bu dönem içinde resme ilgisi daha da artan Matisse için resim bir tutku haline gelmeye başlamıştır. Hukuk alanındaki kariyerini bırakan sanatçı asıl tutkusu olan resme artık tamamen yönelmiştir.
1897’de Empresyonist ressam John Peter Russell’dan (1858-1930), 1892’de ise Sembolist ressam Gustave Moreau’dan (1826-1898) sanat eğitimi almıştır.
Japon sanatı ve Puantilizm ile ilgilenmiştir. Ama asıl yöneldiği ve kendinin de temsilcisi olduğu Fovizm akımında kendi sanatını bulmuş ve kendini bu çizgide ilerletmiştir.
İLGİLİ: Konstrüktivizm Sanat Akımı ve Temsilcileri
Resimlerinde renkleri ustaca kullanarak eserlerine duygularını ve yaşama sevincini renklerle aktarmaya çalışmıştır. Saf rengin ifade gücünden yararlanarak eserler ortaya koymuştur. Eserlerinde model olarak çoğunlukla karısı Bayan Matisse’yi kullanmıştır.
Bayan Matisse’nin tabloları oldukça fazla kötü eleştiri alsa da kendi fikirlerinden asla vazgeçmeyerek adeta bize rengin nasıl kullanılması gerektiğini göstermiştir. Kendini geliştirmeye başladıktan sonra doğayı taklit etmeyi bırakmış ve eserlerini kendi sanatsal tercihlerini kullanarak karakteristik özelliği haline getirecek biçimde ortaya koymuştur.
Eserlerinin Bazıları
Kaynakça;
- Sanatın Öyküsü – Ernst Gombrich
- Modern Sanatın Öyküsü – Norbert Lynton
- Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Sanat Fikri – Susie Hodge
- Ders Notlarım
Oldukça faydalı bir içerik olmuş. Hazırlayanın emeğine sağlık. Teşekkürler.
Öğretici ve net bir yazı. Teşekkürler