Konstrüktivizm Sanat Akımı ve Temsilcileri
Konstrüktivizm Nedir ?
Konstrüktivizm sanat akımı 1917 Ekim Devrimi sonrası Rusya’da ortaya çıkan bu akım endüstriyel malzeme ve teknikleri yücelten, biçimlendirme çalışması olarak ortaya çıkmıştır. Bu yüzden Konstrüktivizm çağdaş malzemeyi ve kompozisyon anlayışını benimsemiştir.
Bu akımın üyeleri kendilerini yeni Dünya düzeni içerisinde bilim adamı veya mühendis olarak görmektedirler. Makine ve insan bilincini kaynaştırmayı hedefleyen üyeler faydalı ve kullanılabilir malzemelerden yeni biçimler meydana getirerek sanatlarını icra ederler.
En önemli sanatçıları, kurucuları olarak kabul edilen Vladimir Tatlin’dir. Tatlin ; endüstriyel desen, ahşap, metal ve seramikle birlikte film ve tiyatro ile de uğraşmıştır.
Konstrüktivizm Temsilcileri
Ayrıca bu akımın diğer önde gelen temsilcileri ;
İnsan duyguları, fenomen ve iç fenomen gibi konularla ilgilenen ; Naum Gabo (1890-1977)
Tipografi, poster, fotoğraf ve film ile uğraşan ; Alexander Rudchenko (1891-1977)
Mimari ve iç dekorasyon ile ilgilenen ; El Lissitzky (1890-1941)
İşte bu sanatçılar yeni Dünya düzeninin yeni biçimlere ihtiyacı olduğunu düşünerek harekete geçiyorlar. Böylece kendileri bazı nesneler üretiyorlar.
Konstrüktivizm – Yaratıcılık ve İşlevsellik
Şimdi burada biraz örnekleyerek gitmek faydalı olur. Bu kişiler bir sanat eserini icra ederken, malzemeyi taklit etmek yerine malzemenin kendisini kullanıyorlar. Yani resim yapılırken bir malzemenin görüntüsü taklit edilerek yapılıyorken, burada sanatçılar doğrudan o malzemeyi kullanmayı hedefliyorlar.
Her resmin bir malzemesi, ana bir nesnesi olduğu gibi bir mekanı da vardır. Konstrüktivist sanatçılar bu yüzden resimsel mekan yerine direk mekanın kendisini kullanıyorlar. Yani resmi tuvalde çıkarıp gerçek hayata gerçek bir odanın içine sokmayı hedefliyorlar da diyebiliriz. Ama bunu yaparken her nesneyi de kullanmıyorlar. Seçecekleri malzeme yaratıcı ve işlevsel olmalı.
Malzeme seçerken başka bir işlev için üretilen malzemeleri de kullanıyorlar resimlerinde.Bu nesnelere nesne değil de ‘’Şey’’ demek de daha doğru olur sanırım. Tüm bu bilgiler bir araya getirildiğinde Konstrüktivist resmin, resimden çok heykel gibi üç boyutlu olduğunu söyleyebiliriz.
Konstrüktivizm ve Üç Boyutlu Resim
Şimdi örneklerle gidelim o zaman.
Vladimir Tatlin, Counter-Relief 1914, Metal, ip ve ahşap, Hermitage Müzesi, Rusya ;
Resim nasıl heykel gibi üç boyutlu olur ? İşte konuya ilgi çeken soru bu.
Daha önce söylediğimiz şeyi burada görüyoruz. ‘’Malzemeyi taklit etmek yerine malzemenin kendisini, resimsel mekan yerine de mekanın kendisini kullanmak’’ bu akımın temelidir. Sanatçılar sürekli yeniliklerle dolu bir dünya içinde yaşamaktadır ve o dünyaya yeni ürünler sunmak istemektedirler.
İLGİLİ : Empresyonist Sanatçılar ve Empresyonizm Akımı
Burada resimsel bir malzemeyi gerçek malzemeler ile üretilmiş şekilde görüyoruz. Resimsel bir mekan yerine ise gerçek bir mekan içine koyularak resme heykel özellikleri kazandırılmış.
Diğer Örnekler
Antonie Pevsner, ‘’Model For the Statue of Aphrodite in the Balette’la Chatte’’ Plastik. Tate Koleksiyonu.
Naum Gabo, ‘’Construction in Space, Selüloz asetat karışımı malzeme, Tate koleksiyonu.
Boşluktaki inşaat anlamına gelen bu eser ise teknolojik yeniliklerle dolu değişen dünyanın makine benzeri tasarımlarına bir göndermedir.
Kısaca Konstrüktivizm Sanat akımını özetlemeye çalıştım. Umarım beğenirsiniz. Okuduğunuz için teşekkürler. Sanatla kalın…