Tereddüt – Kadınları Anlatan Bir Kadın Filmi

Tereddüt
Tereddüt
Yeşim Ustaoğlu, 1960 doğumlu film yapımcısı, yönetmen ve senarist. İlk filmi İz ile 1994 yılında sinemada adından söz ettirmeye başladı. Böylece 1990’lı yıllarda ülkemizde Reha Erdem, Nuri Bilge Ceylan, Zeki Demirkubuz, Derviş Zaim, Yeşim Ustaoğlu gibi bağımsız yeni sinemacı kuşak yönetmenler arasında yerini aldı.
2017 yapımı Tereddüt; yönetmen Yeşim Ustaoğlu’nun altıncı uzun metraj çalışması. Tereddüt filmiyle, 2016 Antalya Flm Festivali’nden, Uluslararası Yarışma’da en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi kadın oyuncu ve bunun yanında pek çok festivalden ödülle dönen Yeşim hanımın filmografisi için kesinlikle uzun ve ayrı bir dosya hazırlanmalı.
Yönetmen, Yeşim Ustaoğlu Tereddüt filmin de birbirine tamamen zıt kültürlerde ve sosyo-ekonomik seviyelerde yaşayan, farklı eğitim düzeylerine sahip, iki farklı kadının hikayelerini seyirciye sunar. Şehnaz bir hastanede (taşra diyebileceğimiz bir bölge) psikiyatrist olarak çalışmaktadır. İyi bir eğitim görmüştür, iyi bir mesleğe sahiptir, dışarıdan bakıldığında kocası Cem ile mükemmel görülebilecek bir ilişkisi vardır. Güzel bir ev, eğlenceli dostlar ve yemek yapan bir koca. Şehnaz modern çağın tüm etiketlerine sahip bir kadındır.
Şehnaz karakterine karşılık küçük yaşta, zorla evlendirilmiş Elmas, Şehnaz’ın hastası olarak karşımıza çıkıyor. Elmas hayatı evin dört duvarı arasında temizlik ve yemek yapmak, yatalak kayınvalidesine bakmak ve ara sıra balkonda kaçak olarak sigara içmekten ibaret. Bu iki kadının hikayesi Elmas’ın yaşadığı bir travma ile kesişir.Filmin ilerleyişinde Elmas’ın travması üzerinden ilerleyen hikayede, iki kadının da hayatında yaşadığı sorunlar çözülmeye başlar.
Şehnaz kocası Cem ile ilişkilerinde herhangi bir paylaşım yakalayamamıştır. Mükemmel görünen kocası Cem, sürekli izlediği pornolardaki sonu gelmeyen güçlü erkeklik hissiyatını Şehnaz’ın bedenini kullanarak gerçekleştirme çabasında. Cem kendi özgüvenini bu şekilde sağlarken kadın bedenini metalaştırdığı alanda kendini yüceltmeye çabalıyor.
Şehnaz ise kocası ile gerçek bir ilişki yakalayabilmek için, onun istediği, beğendiği ve arzuladığı bir kadın gibi olmak için uğraşır.Diğer tarafta ise küçük yaşta, yaşı büyütülerek, kendinden yaşça çok büyük olan bir adamla evlendirilmiş Elmas’ın hayatını izliyoruz. Elmas’ın hayatta nefes alabildiği tek yer evinin balkonudur. -Filmde kocası Elmas’ın sokağa çıkmasından bile rahatsız olmaktadır çünkü Elmas öğretilen ataerkil düzende korunması, kollanması ve saklanması gerekendir.- Elmas sürekli olarak yapmak istediği şeyler ve olmak istediklerine uzaktan bakarken görüyoruz.
Buna karşılık elmasın bu isteklerine karşın yapmak zorunda olduğu sorumlulukları ayrıntılı biçimde gösterilmektedir. Elmas’ın hiç kimseyle bir iletişimi yoktur. Gündelik işler dışında eşiyle de iletişim kurduğu görülmez. -Bu iletişimsizlik Şehnaz karakterinde de görülür. Şehnaz cinsellik dışında kocasıyla herhangi bir paylaşımda bulunmaz.- Gündüzleri ev işleri ve kayınvalidesinin bakımı ile ilgilenen Elmas ve erkek hakimiyetinin karşısında köleleştirilen bedeni, eşinin geceleri cinsel isteklerine korku ve can acısıyla boyun eğişi görülmekte.
Her gece kocası tarafından tecavüze uğrayan karakter, erkek egemen toplumun evlilik adı altında yaşanan bu durumu; meşru ve normal hale çabalaması ile beraber Elmas’ın kocası da kendi erkekliğini Şehnaz’ın kocasında da görüldüğü gibi kadın bedeni üzerinden var etmeye çabalıyor.
Bir gece Elmas’ın kocasının ve kayınvalidesinin öldüğü bir olay yaşanır. Elmas yaşadığı evin balkonunda soğuktan donmak üzereyken ve kendinden geçmiş olarak bulunur. Burada Elmas’ın nefes alabildiği tek yer diye bahsettiğimiz balkon Elmas’ın hayatını kurtarmıştır. Bu olay sonrası hastaneye kaldırılan Elmas artık Şehnaz’ın hastasıdır.
Psikiyatrist Şehnaz’ın üç hastasını görüyoruz filmde. Bu hastalardan ilki cinsiyetini değiştirmek isteyen bir genç kız. Bu hastanın annesi kızının mutluluğunu düşünerek kızına daha ılımlı davranırken erkek egemen toplum simgesi baba ‘rezil olmak’ korkusunu dile getiriyor.
Sonra ki hasta ise hayvanları öldüren yaşça ilkokul çağlarında olan bir erkek çocuğu. Şehnaz çocukla konuşurken bu davranışı neden yaptığını soruyor, çocuğun cevabı ise hayvanların sinir bozucu olduğu şeklinde. Çocukta herhangi bir üzüntü belirtisi görmüyoruz.
Bu durum ise toplumda sıkça görülen ‘erkektir yapar’ düşüncesine ve erkeklerin isterse şiddet belirtileri gösterebileceğine yer veriyor. Bu ufak dokunuşlardan sonra Şehnaz’ın üçüncü hastası ise Elmas oluyor.
Günümüz toplumunda sosyo-ekonomik olarak iyi durumda olan iyi eğitim görmüş ve özgür doktor Şehnaz’ın gelenekçi bir taşra yaşamı sürmekte olan Elmas’ı iyileştirmesi beklenmektedir. Uzun ve yoğun terapi seansları sonunda hastanın kim olduğu, kimin kimi iyileştireceği filmde iç içe geçmiştir.
Filmde Elmas ve Şehnaz’ın hayatları paralel kesmeler olarak seyirciye sunulmaktadır. Bu bambaşka kadınların benzer sorunları paralel şekilde ilerler.Filmde iki anne figürü görmekteyiz. İlki Elmas’ın bakmak zorunda olduğu kayınvalidesi. Elmas kayınvalidesinin tüm işlerini yapması, tüm ihtiyaçlarının gidermesine rağmen herhangi bir takdir alamaz. Hatta Elmas’ın hamile kalamayışı da yine Elmas’a yüklenmekte.
Bir diğer anne figürümüz ise Elmas’ın kendi annesi. Gerçekten çok başarılı bulduğum psikoterapi seansında Elmas ataerkil topuma isyan ederken aslında en büyük desteği annesinden beklediğini açıkça göstermekte, küçük yaşta evlenmesine karşı koymayan annesine isyan etmektedir.
Eril düzenin en önemli figürleri baba karakterleri ise filmde gösterilmemekte fakat yaşattıkları baskı ve dayatmalar kadınlar üzerinden seyirciye gayet başarılı şekilde aktarılmaktadır.
Filmin sonuna geldiğimizde her iki kadınında hayatları değişmiş ve kendi hayatlarında yeni yollar çizildiği görülür. Film açık uçlu bitmektedir, bu durumu kadınların bitmek bilmeyen mücadelelerine ve sorunlarına dayandırmak mümkündür.
İLGİLİ : Mother! – Hayvan mı Üst-İnsan mı?
Kadınlar eril toplum düzeninin hem devamını sağlayan hem de kurbanı olan figürlerdir. Sonuç olarak işlediği zorla ve çocuk yaşta yapılan evlilik, sınıf farkı olmaksızın yaşanan aile içi psikolojik ve fiziki şiddet unsurları, yine sınıf farkı olmaksızın tecavüze kadar giden ve en yakınlardan, eşlerden görülen cinsel istismar konularıyla Tesadüf izlenmesi ve sindirilmesi zor ama bir o kadar da gerçek bir yapım.
Yönetmen: Yeşim Ustaoğlu
Senaryo : Yeşim Ustaoğlu
Oyuncular:
Funda Eryiğit – Şehnaz
Mehmet Kurtuluş – Cem
Ecem Uzun – Elmas
Okan Yalabık – Umut
Sema Poyraz – Kaynana